TARİHÇE VE AMAÇ

HÜR AKADEMİSYENLER DERNEĞİ - HAKAD

Ülkemiz; bölgemizde ve dünyada yaşanan gelişmelere paralel olarak yeni bir dönemin eşiğinde bulunmaktadır. Yaşadığımız bu dönemin barındırdığı imkânlar ve riskler herkesi yeni ve titiz bir çalışmaya, zamanın ruhunu iyi okumaya sevk etmektedir. İnsanlığın yeniden anlam arayışına şahitlik ettiğimiz böyle bir zaman diliminde, akademisyenlerin sorumluluklarını yeniden hatırlamaları gerekmektedir.  

Akademiyanın ülkemizde ve dünyada meydana gelen gelişmelere bigâne kalmaması, insana, bilime ve çevreye dair her türlü sorunla ilgilenmesi, önerileri, teorik ve pratik alandaki teşebbüsleri ile ufuk açıcı bir yolun öncüsü olması, toplumun bütün kesimlerinin ortak arzusudur.  

Bugüne kadar toplumsal beklentilere cevap verecek ölçüde bir sorumluluk duygusu taşımadığı için gittikçe değer kaybeden ve toplumun gerisinden gelen akademiyanın, başta kariyerizm ve üstenci bakış açısı olmak üzere geçmişin hastalıklarından kurtulması ve topluma sırtını değil yüzünü dönmesi gerekmektedir. 

Bu toprakların medeniyet inşa etme maharetini kaybetmediği, yeni bir heyecan dalgası üretecek akademisyenler tarafından gösterilmelidir. Yalnızlık, sessizlik ve umutsuzluk duvarı aşılarak, hikmet ve bilginin yüklediği sorumluluk derinden hissedilmelidir. “Adil ve topluma dokunan insan” ve “iyi bilim adamı” yetiştirme hedefi akademiyanın öncülüğünde toplumsal rehberlikle takviye edilmelidir. 

Anadolu Platformu’nun Ağustos 2014 tarihinde Sakarya Kuzuluk’ta gerçekleştirdiği “9. Anadolu Buluşmaları”na katılan akademisyenlerin, saydığımız bu tespit ve düşünceleri; Hür Akademisyenler Derneği (HAKAD)’ne giden yolun başlangıcı oldu.  

HAKAD, resmi olarak 14 Ekim 2015 tarihinde kuruldu. Ancak derneğin kuruluş süreci özgün ve nitelikli bir saha çalışmasına dayanmaktadır. Türkiye’nin değişik üniversitelerinden Ankara’ya gelen 40 civarında akademisyen, 13 Eylül 2014 tarihinde gün boyu süren bir çalıştay gerçekleştirdi. Çalıştay sonunda,  adına “İnisiyatif Grubu” denilen ve farklı üniversitelerden ve meslek gruplarından teşekkül eden 9 akademisyen, bir yılı aşan bir zaman dilimini kuşatan yoğun bir program için kolları sıvadı. İnisiyatif Grubu, Türkiye’nin 13 bölgesinde, 600’ü aşkın akademisyenle doğrudan görüşerek, akademisyenlerin özlük sorunlarından bilimsel ve toplumsal sorumluluklarına varıncaya kadar çok geniş bir alanda ucu açık tartışma ortamları gerçekleştirdi. Her türlü görüş, öneri ve tespitlerin doğrudan kayıt altına alındığı ve daha sonra titiz bir değerlendirme sürecinden geçirildiği bu çalıştaylar sonunda oluşan kanaat doğrultusunda oluşum süreci, kurumsal bir aşamaya evirildi.  

HAKAD;  başta ülkemiz olmak üzere bölgemiz ve dünya ile ilgili konularda akademik düzeyde fikir üretmek, politika ve stratejiler geliştirmek, bunları kamuoyu ve ilgili kurum ya da kuruluşlarla paylaşmak, toplumu bilinçlendirmek ve uluslararası işbirlikleri geliştirmek amacıyla tüm yurdumuzu kapsayacak şekilde gönüllü akademisyenler tarafından kurulmuştur. 

HAKAD, akademisyenlerin bilimsel ve toplumsal sorumlulukları başta olmak üzere katkı sunabilecekleri bütün alanlara dair tespit, öneri ve çözümlerine kurumsal bir zemin oluşturmayı hedeflemektedir.  

Başta Anadolu Üniversitelerinde bulunan akademisyenler olmak üzere, bölgesel çalıştaylara katılan veya zaman içinde yapılanmadan haberdar olan hocalarımızın yoğun teşvik ve iştiyakları, HAKAD’ın kurumsal kimliğe ulaşmasının en büyük müessiri olmuştur.  Derneğin isminden logosuna, çalışma alanlarından ilkelerine varıncaya kadar bütün aşamalar şeffaf bir istişare ortamından geçerek uygulamaya konulmaktadır. 

Ankara’da 1 Mayıs 2015 tarihinde gerçekleştirdiğimiz ve Türkiye’nin bütün bölgelerinden temsilci düzeyinde akademisyenin katıldığı programda ortaya çıkan ortak kararla, derneğimizin amaçları, değerleri ve faaliyet alanları aşağıda gösterildiği şekilde belirlenmiştir.  

Amacımız: 

Akademik bilgi ve birikimin toplumla buluşmasını ve geleceğe yön vermesini sağlamak; ulusal ve uluslararası alanda akademisyenler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için uygun bir platform oluşturmaktır. 

Değerlerimiz: 

  • Ahlâkilik  

  • Adalet  

  • İnsan hakları 

  • Özgürlük 

  • Evrensellik 

  • Çoğulculuk ve katılımcılık 

  • Mesleki liyakat 

  • Ekoloji  

  • Saydamlık ve hesap verebilirlik 

Faaliyet alanlarımız: 

  • Bilgi üretme ve paylaşma 

  • Nitelikli insan kaynakları ve akademisyen yetiştirme 

  • Akademik sorunları sağlıklı zeminlerde tartışma 

  • Toplumsal sorunlara duyarlılık 

HAKAD; akademisyenlerimizin yeni koridorlar ve fasıllar açan denemelerine şahitlik etmeyi, eğitimden hukuka, sanattan mimariye kadar birçok alanda medeniyet inşası hedefine katkı sunmayı öngörmektedir. İnsanlığa dair dert ve kaygı sahibi olan akademisyenlerin lokal tecrübelerini ortak bir havuzda değerlendirmeyi amaçlayan bu yapı, aynı zamanda ülke dışındaki akademisyenlerin de buluşacağı bir kaynaşma zemini olacaktır.   

HAKAD; sahip olduğumuz entelektüel gücün çok yönlü bir şekilde değerlendirilebileceği bir bilimsel iklim tasavvur etmektedir. Akademisyenlerimizin sağlanacak bilimsel ortamlarda hem kendi alanlarında hem de diğer disiplinlerle temas ederek gerçekleştirecekleri faaliyetler, her anlamda nitelikli aydın arayışına somut bir katkı sunacak ve kaliteli bir akademisyen kaynağı oluşturacaktır. 

Bugün çoğu problemlerin çözülemeyişinin bir sebebi de, herkesin büyük oranda kendi fikri yapısını merkeze alması ve başkasına sırtını dönmesidir. Bu yüzden de sıklıkla yapılan toplantılar sadra şifa olmamaktadır. Derneğimiz, sorunları tespit ve çözüm yolunda bu kısır döngü yerine, “ortak akıl”  ekseninde bir işleyişi esas almakta, doğru ve emin adımlarla top yekûn yürümeyi sağlayabilecek bir ruhu benimsemektedir. 

HAKAD; bir “tavsiye“ ve “öneri” merkezi olmaktan öte; çözüm örnekleri göstermeyi, potansiyelleri harekete geçirmeyi ve ortak çözüm üretmeyi amaçlamaktadır. Ayrıca toplumu etkileyebilecek her konuda söyleyecek bir sözü ve çözüm önerisi olduğunu ortaya koyabilecek ulusal ve uluslararası düzeyde vizyonu olan çalışmalar yapmayı amaçlamaktadır.  

Hayırlı ve samimi bir niyetle başlayan bu teşebbüsün, yine hayırla sürmesi Rabbimizden en büyük dileğimizdir. Saydığımız prensipler doğrultusunda bu hayırlı kapıdan girmek isteyen dert ortaklarımıza hem kapımız hem de gönlümüz açıktır.